İdrar kaçırma kişinin kontrolü dışında oluşan, sosyal ve/veya hijyenik problem yaratan idrarı tutamama durumudur. Ülkemizde idrar kaçırma ameliyatı sıklığını araştıran çalışmalar menopozdaki kadınların %40-69’nun, doğurganlık çağındaki kadınların 20-46’sının değişik derecelerde idrar kaçırdığını ortaya koymaktadır. Bu durumda 3.5-4 milyon kadın bu durumdan müzdarip olmasına karşın bunların beşte biri tedavi için hekime başvurmaktadır.
İdrar kaçırma % 10’u kaçırma nedeniyle ped kullanmakta, aktivasyonlarını sınırlamakta ve bu durumdan yaşam kaliteleri olumsuz etkilenmektedir. Kadın sürekli ped veya bez kullanmakta, kaçırma ve koku nedeniyle sosyal ilişkilerde bulunamamakta ve kendini evi ile sınırlamaktadır. Bu durum bazen ciddi psikolojik sorunlara yol açmaktadır.
İdrar Kaçıran Hastalarda Teşhis
Öncelikle hastanın idrar kaçırmasının tipi ortaya konur. Daha sonra jinekolojik muayene yapılarak mesane, mesane boynu, vajen ve rahimde sarkma olup olmadığı, özellikle daha önce geçirilmiş ameliyatlara bağlı idrar yollarından hazneye oluşan kanalcıklarla oluşmuş sürekli kaçaklar olup olmadığı araştırılır. Bilinen bir diğer gerçek de zorlanma tipi idrar kaçırmalarının genellikle rahim ve idrar kesesi sarkması ile birliktelik gösterdiğidir. Bu işlemlerden sonra hastanın idrar tahlili, iltihap açısından idrar kültürleri yapılır. Bu tetkiklerde anormal bulgu tespit edilirse uygun tedavi yapılır. Daha sonra hastanın idrar kaçırmasını gözlemek için mesaneye bir miktar sıvı verilerek veya sıkışması beklenerek ıkındırma ile idrar kaçırma gözle görülmeye çalışılır. İdrar kaçırmanın varlığını veya miktarını tespit edebilmek için ped testi denilen test yapılabilir. Özellikle daha önce idrar kaçırma ameliyatı olmasına rağmen idrar kaçırmaya devam eden hastalar ve ameliyat yapılacak hastalarda daha ayrıntılı bir inceleme olan Ürodinamik İnceleme yapılır.
İdrar Kaçırma Tipleri
Stres Tipi İdrar Kaçırma
Belirttiğimiz bu tip idrar kaçırmada, hasta öksürüp aksırdığı, zorlandığı zaman istem dışı idrar kaçırmaktadır. İdrar kaçırma, bu durum genellikle çok sayıda doğum yapma, iri bebek doğurma, evde kendi kendine doğum yapma, zor doğum yapma, müdahaleli doğum yapma ya da eğitimli olmayan kişiler tarafından doğurtulma ile ilişkilidir. Hastanın şikayetleri ciddi ve yaşam kalitesini olumsuz etkiliyorsa, bu tip idrar kaçırmada tedavi ameliyattır. Ameliyat düşünülen hastanın çok iyi değerlendirilmesi gerekir. Unutmayalım idrar kaçırma ki en etkili ameliyat ilk ameliyattır ve ameliyat sayısı arttıkça başarı oranı düşmektedir. Ameliyat tekniklerine aşağıdaki gibidir:
Enjekte Edilebilen Hacim Arttıran Ajanlar
Sentetik polisakkaritler veya jeller üretranın üst kısmı etrafında ki dokulara enjekte edilebilir. Bu materyaller üretra etrafında ki alanın hacimce artmasını sağlar, sfinkterin kapanma kapasitesini arttırır. Bu girişim görece olarak non-invazif olduğundan diğer cerrahi seçenekler öncesinde düşünmek uygun olabilir. Ancak bu kalıcı bir düzeltme değildir. Birçok insan için birden fazla enjeksiyon gerekmektedir.
Retropubik Kolposuspansiyon
Bu laparoskopik veya açık ameliyatla yapılan cerrahi prosedür, Mesane etrafında ki dokunun ve üretranın üst kısmının kaldırılması ve desteklenmesi için bağlara veya kemiğe dikişler ile asılmasıdır. Bu çoğu zaman, stress inkontinansıyla birlikte mesane sarkması da olan kadınlarda diğer prosedürlerle birlikte kullanılır.
Askı Prosedürü
Bu stress üriner inkontinansı olan kadınlarda en sık kullanılan yöntemdir. Bu prosedürde, cerrah üretrayı desteklemesi için askı veya yatak oluşturma amaçlı kişinin kendi dokusunu, sentetik materyali (meş) veya hayvan veya donör dokusunu kullanır. Tedavi başarısı yüksektir
Sıkışma-Urge Tipi İdrar Kaçırma (Aşırı Aktif Mesane)
Aşırı oranda tuvalet yapma güdüsü ile harekete geçip idrar yapmak için erken davranmaktır. Kaslar kendiliğinden idrarı zamanı gelmeden dışarı atacaktır. Birden idrar yapım isteği olacak ve anında boşlatılmak istenecektir. Tedavide ilaç, davranış tedavisi, fizik tedavi, peserler, Kegel egzersizleri, botoks, manyetik sandalye ve cerrahi yapılmaktadır. Tedavide ilk basamak mesane eğitimidir. Sıkışmayı geciktirmek için tuvalete koşulmamalıdır. Ayakta durmalı ya da oturmalıdır. Perineye (apış arası) basınç uygulanır, karın kaslarını gevşetmek için solunum egzersizi yapılır. Eğer engel olunamıyorsa kaçırmayı önlemek için idrar yapılabilir. Saatli ve düzenli idrar yapma yanında normal idrar yaparken de idrarını tutma (durdurma) eğitimleri yapılmalıdır. İdrar kaçıran bir kimse zannedilenin tersine gece haricinde bol sıvı almalıdır. Bu kabızlığı önleyecektir. Lifli besinler alınmalıdır. Günlük idrar miktarı en az ortalama 1,5 lt olmalıdır. Normal bir kişi 4-6 kez gündüz ve bir iki kez de gece işeme yapar. Mesaneyi boşaltmak için, her işemede 300 mlt (bir-bir buçuk su bardağı kadar) idrar yapmak gereklidir. Hasta daha sık ve daha az miktarda tuvalete çıkarsa boşalma olmayabilir. Kola, kahve, çay, çikolata ve alkol idrar yapma ihtiyacını arttırabilir, sıkışmaya sebep olabilir, olabildiğince azaltılması uygun olur. İlaç tedavisinde antikolinerjik ve antimuskarinik ilaçlar kullanılır. Bu ilaçların ağız kuruluğu, kabızlık, göz içi basıncını artırma gibi yan etkileri vardır. Tedavide manyetik sandalye son yıllarda öne çıkmıştır. Avantajı hastanın giysileriyle manyetik alan oluşturan bir koltuğa oturmasıdır. Bu manyetik alan idrar torbası, kalın barsağın son kısmı, pelvis tabanını çalıştırarak etkili olmaktadır. Eskiden bu tip idrar kaçırmanın tedavisinde ameliyat kullanılmamaktaydı. Son yıllarda geliştirilen ameliyat teknikleri ile (CESA-VASA) başarılı bir şekilde tedavisi yapılmaktadır.
Taşma Tipi İdrar Kaçırma
İdrar torbasında kapasiteden daha fazla idrar depo edildiğinde idrar yapma mecburiyeti hissedilmeden minik miktarda idrarda kaçma olayı yaşanmaktadır. Bu tip hastalar hep idrar bitmemişlik hissi yaşayarak sık tuvalete çıkmaktadırlar. Daha çok şeker hastalarının yaşadığı bu problemde hastaların ortak sıkıntısı idrarın tamamen boşalmamışlık hissidir.