HPV Enfeksiyonu

Human Papilloma Virüsler (HPV) çok yaygın görülen ve oldukça bulaşıcı kılıfsız DNA virüsleridir.  Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre yaklaşık her 10 kişiden 1’inde HPV vardır.  Bir kadının 50 yaşına kadar HPV enfeksiyonuna yakalanma riski en az %80’dir.

 

Yüksek riskli HPV tipleri kadınlarda servikal kanser, vulva, vajina, anüs kanserleri ve ilgili prekanseröz lezyonlar; erkeklerde de anüs ve penis kanserleri ile ilişkilidir.  Kanser oluşturma riski düşük olan HPV tipleri ise genital siğillere ve prekanseröz lezyonlara yol açabilmektedir.  HPV, Servikal Kanserler’in yaklaşık %100’ünden, anal kanserlerin %83-%95’inden, vajinal kanserlerin %60-%65’inden ve penis kanseri olgularının %30-%42’sinden  sorumludur.

 

HPV tip 16 ve 18 servikal kanserlerin yaklaşık %70’inden (ABD ve AB’de %84’ünden) sorumludur. Servikal Kanser Avrupa’da 15-44 yaş kadınlarda  en sık görülen ikinci kanser türüdür.  Meme kanseri ilk sırada yer almasına rağmen kaybedilen yaşam yılı olarak bakıldığında servikal kanser meme kanserinin de önüne geçer.

 

HPV tip 6 ve 11 genital siğillerin %90’ından, CIN1’lerin (evre 1 prekanseröz lezyon) yaklaşık %20’sinden ve RRP (Rekürren Respiratuar Papillamatozis) olgularının %100’ünden sorumludur.  Genital siğiller sıklıkla depresyon, cinsel fonksiyon bozukluğu ve sosyal ilişkilerde bozulmaya yol açar çünkü tedavi metodları olguların sadece %70’ini ortadan kaldırır ve nüks yaygındır.

 

Genital Enfeksiyonlar

Kadınların bir jinekoloğa başvurma sebepleri arasında neredeyse en sık gördüğümüz semptom vajinal akıntıdır. Diğerleri kasık ağrıları ve kanama bozukluklarıdır.

Vajinal sıvının önemli kısmını serviks dediğimiz rahim ağzı bezlerinin salgıladığı sıvı oluşturur. Bu bezler östrojen uyarısına duyarlıdır. Vajinanın çok katlı epitelinden dökülen hücrelerde vajinal sıvının oluşmasına katkıda bulunurlar.

Vajinada doğal olarak bulunması gereken mikroorganizmalar laktobasillerdir ve vajinayı asidik yapıda tutarak zararlı mikroorganizmaların çoğalmasını önlerler. Az miktarda berrak vajinal akıntı normal kabul edilir.

Normal akıntı özellikle adet bitimi mukus gibi saydam iken, yumurtlama sonrası beyazımsı kokusuz krem kıvamında bir hal alır. Doğal ve fizyolojik olan budur.

Artmış vajinal akıntının başlıca nedeni vajinal enfeksiyonlardır. Bundan başka rahim ağzı enfeksiyonları, vajinal yaralar ve rahim ağzı kanseri de vajinal akıntıyı arttıran diğer faktörlerdir.

Bakteriyel vajinitlerden floranın değişmesine bağlı gelişen Gardanella Vajinalis enfeksiyonunda akıntı, beyaz gri renkli ve kokmuş balık kokusundadır. Akıntı vajinada ve dış genital bölgede iritasyon yapmaz. Mantara bağlı akıntılarda ise akıntı beyaz renkli kokusuzdur, içinde kesilmiş süte benzeyen küçük beyaz parçacıklar bulunur. Şiddetli kaşıntı ve iritasyon ile birliktedir. Trikomonas vajinitinde akıntı aşırı miktarda artmıştır, yeşilimsi, köpüklü, kötü kokuludur ve kaşıntı hissi de vardır. En fazla bu üç enfeksiyon karşımıza çıkar.

 

Diğer Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar

  • Neisseria Gonorrhoeae (Bel Soğukluğu)
  • Chlamydia enfeksiyonu
  • Sifiliz Hastalığı (Frengi)
  • HIV (AIDS) Hastalığı
  • Hepatit Virüsleri
  • Herpes Simpleks Virüs Enfeksiyonları
  • Lenfogranülama Venorum hastalığı
  • Hemophilus Ducreyi (Yumuşak Şankır)
Korona virüs günlerinde sosyal izolasyonumuza dikkat ediyoruz😷
Ancak onkolojik ve acil vakalarımız devam ediyor... Hastalarımız önceliğimiz.

Sizin sağlınız için biz görevimiz başındayız 🏩